top of page

Kırmızı Zincir

Elini arabanın camına götürdüğü an, camın diğer tarafında yer alan gözleri gördü ve korktu. Elini hemen geri çekti, gözler birbirinden ayrılmadı. Cama bıraktığı parmak izinin tam arkasındaydı gözler. İnsanı diğer insanlardan ayıran parmak izi ve gözler bir olmuştu.


Arabanın içindeki minik, elini cama koydu ve güldü. İki parmak izi birleşti. Arabanın dışındaki minik dudak kaslarını yana doğru açtı. Çok bilmediği bu vücut hareketini garipsedi. Onun için imkansız olan gülümsemek eylemine yabancıydı, ne yapacağını bilemedi. Refleks olarak elindeki kağıt mendili cama doğru uzatacaktı ki, yeşil ışık yandı. İki parmak izinin bir araya gelmesini engelleyen cam, iki parmak izinin bir araya gelmesini bilmeden engelleyen, dalgın ve birazdan öleceğini bilmeyen baba’nın kontrolünde ortadan kayboldu.

---

Depresyondaydı. Bunu biliyordu. Hayatını adadığı karısının onu terk etmesinin üzerinden dokuz ay geçmişti. Acısını başka bir şekilde dindiremeyeceğini düşünüyor, ayrılık gününden beri her gün, bazen evde, bazen bir mekanda, sızana kadar içiyordu. Karıştırılmaması gereken ne varsa içiyor, hafızasını uyuşturmak istiyordu.


O günde öyle olmuştu. Gittiği mekanda, görebildiği tüm içkileri karıştırmış, ona buna sataşmış, mekan sahibinin kendisini dışarı çıkartmasıyla bir anda oksijenle buluşmuştu. Gözleri yerde, düz yürüyemeyerek, ne yöne gittiğini bilmeden yürümeye başladı. Birden ağlamaya başladı. Bir türlü kabul edemediği ayrılık, eski karısının gülümsemesini hatırlaması ile gözlerine hücum etmiş gözleri kan kırmızı olmuştu. Gözyaşlarının birazdan ebediyen biteceğinden habersiz, dalgın ve ağlayarak yürümeye devam etti.

---

Kafasındaki tek düşünce bir an önce sevdiği kadının kollarına gitmekti. Olabilecek en hızlı şekilde olmalıydı. Bir türlü güvenemiyordu sevgilisine, her zaman yanında olmak istiyordu. Eski kocasına yaptığını bir gün kendisine de yapabileceği düşüncesi aklından hiç çıkmıyordu. Arka koltukta oturan küçük kızını dokuz ay önce boşandığı karısına teslim edecek, doğru sevgilisine gidecek ve aşkın zirvesinde bir gece geçirecekti.


Yeşil ışığı görür görmez gaza asıldı, hızlandı, ne kadar hızlandığının farkında değildi ve onu gördüğünde artık çok geçti. Frene basması hiçbir işe yaramadı. Son anda çarpmamak için direksiyonu kırsa da ona çarptı. Arabayı da yol kenarında park halinde duran kamyonun altına girmekten kurtaramadı. Orada öldü. Tüm yüzü kan kırmızıydı.

---

Çarptığı da orada öldü. Gözleri kıpkırmızıydı.

---

Dokuz ay önce kocasını aldatarak ve sonrasında aldattığından habersiz olan kocasından boşanarak sevgilisi ile yaşamaya başlayan ve sevgilisini yeni aldığı seksi kırmızı iç çamaşırları ile bekleyen kadın, bir gecede iki ölüm haberi aldı.

---

Arka koltukta oturan kız gözlerini hastanede açtı, annesi ağlamaktan kıpkırmızı olmuş gözleri ile yanındaydı.

---

Tüm olanlardan habersiz olan kağıt mendil satan çocuk ise bir gün gördüğü kızın babası gibi bir hayat yaşama hayali kuruyordu.

Comments


bottom of page